Kayıtlar

Kur'an İn toplanması

Resim
 KURAN'IN ORİJİNALİ NEDEN YOKTUR? Kur'an gökten kitap şeklinde inmemiştir. Muhammed'in eline iki kapak arasında verilmemiştir. Bugün bildiğimiz Kuran kitabını Muhammed Görmemiştir  bile !! Sözde ayetler, hafızlar tarafından ezberlenmiş, yaprak, tahta ve deri parçaları üzerine yazılıp, sandık ve depolarda saklanmıştır. Hd Muhammed ayetlerin toplanıp kitaplaşmasını istememiştir. Vasiyet de etmemiştir! Allah da Muhammed’e, sözde indirdiği sözlerin, kitap haline getirmesine dair bir ayet indirmemiştir. Hd Kuran’da da böyle bir ayet yoktur! Allah ve peygamberi, Kur’an’ın kitaplaşmasını istemediler mi yoksa düşünemediler mi? İsteselerdi bunu açıkça ayetle sabit kılarlardı. Ayrıca Tevrat ve İncil’de de kitaplaşmasına dair bir ayet yoktur. Ama hem Tevrat’ta hem de İncil’de korunacağına dair ayet vardır. Kuran, 22 yıl 3 ayda, Muhammed'in ihtiyaç hissettiği ve indiğine ASLA kimsenin şahit olmadığı zamanlarda, Muhammed'in menfaati ve şartları doğrultusunda, zaman zaman ağzında...

Osmanlı ismi üzerine

Resim
 ZATEN ADIDA OSMAN DEĞİL ATAMAN'DI diye yazmaktan bıktık... ‘’ OSMANLI ‘’ İSMİ İLK DEFA NE ZAMAN KULLANILDI. Bizim “Osmanlı” dediğimiz devlet, resmî ad olarak hiçbir zaman “Osmanlı Devleti”, “Osmanlı İmparatorluğu” gibisinden içerisinde “Osmanlı” kelimesinin geçtiği bir isim kullanmamıştır;  Devletin resmî ismi asırlar boyunca “Devlet-i Aliyye” yani “Büyük Devlet” olmuştur! Türk tarihinde aslında sadece iki devlet vardır: “Doğu” ve “Batı” Türk Devletleri...  “Doğu Türk Devleti” Göktürkler’den başlar, Timur, Bâbür, Altınordu ve diğerleri ile devam eder.  Batı’ya doğru ilerleyen Türkler de gittikleri yerlerde kendi devletlerini kurmuşlardır,  Selçuklu ve Osmanlı İmparatorlukları ile Türkiye Cumhuriyeti de “Batı Türk Devletleri”dir. HANEDAN İSMİ GELENEĞİ Tarihteki Türk Devletleri, yani Cumhurbaşkanlığı Forsu’nda da yeralan 16 devlet, “Doğu” ve “Batı” Türk Devletleri’nin devamlılık esası dahilindeki yeni şekilleridir.  Yıkılan bir devletin yerine derhal yenisi ...

MUHARREM ORUCU VE KUR'ANİ DAYANAKLARI

Resim
“Mah-ı Muharrem oldu meserret haramdır. Matem bugün şeriata bir ihtiramdır...” Fuzuli Muharrem Orucu: Hz. Hüseyin'in Kerbela da mel'un yezit ordusunca acımasızca şehid edilmesinin anısına, Oniki İmamlar'ın anısı ve sembolizminin de eklenmesiyle yüzyıllardır Muharrem orucu tutulmaktadır. Ayrıca Muharrem'de oruç tutmanın gerekliliği Kur'an-ı Kerim'deki Araf Suresinin 142. ve Fecr Sûresinin ikinci ayet-i kerimesi dayanır. "...Musa ile otuz gece için vaadleştik. ve bunu, bir on ekleyerek tamamladık. Böylece Rabbinin belirlediği süre kırk geceye ulaştı. Musa, kardeşi Harun'a dedi ki: Toplulum içinde benim yerime sen geç,barışcı ol, bozguncuların yolunu izleme!" Araf Suresi 142. ""On geceye yemin olsun" Fecr Suresi 2. Hicri takvimin birinci ayı olan Muharremin birinci günü başlayan oruç, hz. Hüseyin ve On İki İmamlar'ın aşkına 12 gün tutulmaktadır. Muharrem oruç'unda, Hz. Hüseyin'in susuz şehid olması anısına su içilmez, kurban...

Hz. Ali kızını ömere mi verdi

  https://www.ehlibeytforum.com/viewtopic.php?t=4195&start=30 Olmaz Bu Nikâh – Bektaşi Hicvi Dediler ki: “Verdiler kızı, Ali kesti takı, kurdu düzü…”  Aklı olan güler bu söze, Yâr deliye varmaz a gafil! Zehrâ’nın gülü yâr olur mu, Hakk’a gönül veren kör olur mu? Ali gibi bir er yorulur mu Zalime kız vermez a gafil! Ömer ister, Ali verir ha? Bu rivayet olsa olsa rüya Sünnet midir kızla siyasa? Nice fetva yazmış a gafil! Dün Hüda için kırdı kılıcı, Bugün mü satacak nazlı gülü? Ehl-i Beyt’in tacı, örtüsü, Ol faniye varmaz a gafil! Ne mihr var, ne düğün sesi Ne bir şahit, ne de nefesi Böyle evlilik olsa dahi, Kalem onu yazmaz a gafil! Abdal Özgür Derviş dert eder Bilmeyenler “hikmet” derler İnce sırra “keramet” derler Temiz gönül almaz a gafil! Mehmet Özgür Ersan Abdal Özgür Derviş  ⸻ Ümmü Gülsüm’ün Sırrı – Nefes Üryan kalmış bir sır gibi Taşır hicranı bir nesil Suskun durur zaman bile Ümmü Gülsüm’dür o asil Alev alev bir ocakta Yanmış gözü, sönmüş sözü Nehir gibi susmuş ...

Osman bey diye biri var mı

 OSMANLI İMPARATORLUĞU MU? YOKSA ATAMAN İMPARATORLUĞU MU? Türk kimliğiyle Türk ismiyle kurduģun devletler, türklükten uzaklaştikca nasıl adım adım erimiş bu tesadüfmü ? Şimdi kurucu ailedeki isimlere bakalim ..Sungur Tekin, Gündoğdu, Dündar ve Ertuğrul. Ertuğrul Gazi, Osman Bey'in babası. Onun da üç oğlu oldu. Osman, Gündüzalp ve Savcı. Osman Bey'in oğlu Orhan Bey, onun oğlu I. Murat. Şimdi isimlere bir daha bakalım. Sungur Tekin, Gündoğdu, Dündar, Ertuğrul, Gündüzalp, Savcı, Orhan, Murat ve Osman. Bu isimlerin hepsi Orta Asya'dan beri Türkler'in çocuklarına koydukları Türkçe isimler. Sadece Osman hariç. Osman Arapça bir isim. Bu durum insanın gözüne tuhaf görünüyor çünkü böyle isimler koyma geleneği olmayan, sonrasında çocuklarına, torunlarına da Türkçe isim koymaya devam eden bir aile neden arada bir tane oğluna Arapça isim koysun ve o kişi de bir imparatorluğun kurucusu olsun? Bu tuaf degilmi? O dönem Osmanlı daha bir beylik olduğundan ve ileride koca bir imparatorlu...

KURBAN BATINİ MANASI ALEVI BEKTASİ İNANCINDA YERİ

Resim
  Kurban"  kelimesi  aslen arapca bir kelime olup " KRB" kökünden türetilmistir.  YARDIM/YARDIMLAŞMA manalarına gelir. Bu baglamda kurban, illaki  hayvan kesmek anlamına gelmez. Bir fakirin, yoksulun  sevindirilmesi, bir ihtiyacının giderilmesi de kurbandır. Kurban bayramı vesilesi ile kurban kesip, fakir ve fukaraya dağıtıp sevindirenlerin de kestikleri kurbanlar Hakk-Muhammed- Ali dergâhı izzetinde kabul ve makbul ola... KURBAN TEKBİR DUASI (Kurban Tığlama) Tekbir, ALLAH’u EKBER (üç defa) Kurbanı Halil Fermanı Celil Tığı Cebrail İtaati İsmail Allahu Ekber, Allahu Ekber ,La İlahe illallahu ve Allahu Ekber Allahu Ekber, Allahu Ekber velillahil hamd (üç kere okunur) ……Kurbanınız kabul ola,dergahı izzetine yazılmış ola, her ne niyetle lokma eyledi iseniz Hak Muhammed Ali dergahına kayıt ola, Yüce Allah dildeki dileğiniz gönüldeki muradınızı vere. Sizleri merde, namerde muhtaç etmeye. Lokmalarınızdan hayır hasened bulasınız. Hayırlı ve bereketli Bir ...

Timur ve yezidin mezari

Resim
 1400 Ekim’inde Şam’ı alan Timur, ilk Emevî halifesi Muaviye’nin oğlu olan ve Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ile yakınlarının Kerbelâ’da şehid edilmesine sebebiyet veren Yezid’in Şam’daki Emevî Camii’nin yakınında bulunan Bâbü’s-sagîr  Mezarlığı’ndaki kabrini açtırmış ve Yezid’in kemiklerini yaktırmıştı. Bu sırada bu yıkım ve yoketme işinden Muaviye’nin mezarı da nasibini almış ve ortadan kaldırılmıştı. O dönem tarihçilerinin yazdıklarına göre, 1400 yılının sonbaharında önce Halep ile Humus’a, ardından da Şam’a giren Timur, Şam’da üzerlerine derme çatma kulübelerin yapılmış olduğu bazımezarlar gördü. Kime ait olduklarını sorunca “Sahabe”nin yani Hazreti Muhammed’in yanında bulunmuş bazı kişilerin mezarları olduğunu öğrendi. Ama bu mütevazi mezarların hemen ilerisinde, Emevî Camii’nin yakınında bulunan kubbeli ve son derece gösterişli bir mezarın da Muaviye’nin oğlu Yezid’e ait olduğunu öğrenince hiddetlendi ve “Sahabemezarlarının üzerine kulübeler kondurmuş, peygam...

İmam Cafer-i Sadık ve Eseri BUYRUK

Resim
 İMAM CAFER-İ SADIK Adı Cafer Unvanı Sadık (doğru, gerçek dost)... babası İmam Muhammed Bakır. Annesi Ümmü Ferve. Doğum yeri ve tarihi: Medine, 699 Çocukları. İsmail, Musa, Kasım, Muhammed, İshak ve Fatıma'dır (5/ erkek, 3 kız).. İmam Abbasi halifesi Mansur tarafından 765 te Medine de zehirlenerek şehit edilmiştir.. Türbesi Medine'dedir. İmamet Süresi 34 yıl. 6. İmam'dır. İmam Caferi Sadık Hz.Peygamberin altıncı torunu ve torunların içinde en çok ilim sahibi olanıdır. İmam Hambeli, İmam Maliki, İmam Azam, İmam Şafi dört mezhebin kurucularıdır. İlk üç mezhebin kurucuları ilmini ve feyzini İmam Caferi Sadık’tan almıştır. Harun Reşit bu imamlara mezhep kurmalarını söyleyince hepsi; ” İmamlık Caferi Sadık’ın hakkıdır. Çünkü peygamber torunudur. O bizim hocamızdır, demişlerse de Harun Reşit sayesinde yıllarca bu ünvanla anılmışlardır.  Alevilik konusunda bilgi yönünde  en ileri seviyede olduğundan, kendisinden sonra gelen Ehlibeyt yanlılarına en sağlam bilgileri o ulaştırmıştı...

Kaygusuz Abdal Nasihatname

Resim
 Abdâl Mûsâ Sultân hazretleri, meşhûr Nasîhatnâme’sinde şöyle buyurmaktadır: “Evvel sırrını kâvî sakla, çok söyleme. Mu’în ol, gavgalu yerden kaç. Bilmedigün kişiye mukarin olma, düşmanlığı sâbit olan kişi ile dost olma. Bir kimesnenün başuna gelen musîbetine gülme. Senden ulu kimesne ile mücâdele itme. Müstakîm ol, musîbete sabr eyle. Evvel fîkr idüb ba’dehu söyle. Her gılmâna ve avretlere sırr ve söz söyleme. İbâdete ve mâla güvenme. Halîm ve selîm ol. Münkîre gönül virme, evliyâu’llâhın kelâmın münkîre söyleme. Dünyâya meyl virme, bir menfeât uğruna başkasına dervişlik satma. Zâhir pâdişâhına karîb olma, bî-maslahat verir û ricâl katına varma. Bana eyü desinler diyü sûfîlik satma. Düşmânına yüz virme, her buldığına şûkr it. Cimâa zinhâr heves itme belki kırk günde bir yakın ol. Elden gelir ise yalınuz yemek yeme. Pîrdâşı, hak karındâşun bilegör; Evliyâu’llâhdan ve mürşidden ayrılma, Hakk dîvânundan ayrılma. Ahde vefâ it, vakti zâyi’ itme. Rasûlu’llâh ve ‘Alî evlâdına cân ü dilde...

SEYH BEDREDDİN İSYANI

 _____ BÖRKLÜCE_MUSTAFA  ŞEYH_BEDREDDİN müritlerinden Börklüce Mustafa 1412-1416 yılları arasında İzmir- Karaburun’da Türk, Rum, Ermeni ve Yahudîlerin katıldığı bir düzen kurmuştur… Kardeşler Sofrası dedikleri bu yerde hep birlikte ekip biçerek, ürettiklerini paylaşarak herkesin doyduğu; varsılı, yoksulu olmayan bir topluluk oluşturmuşlardır.  Her dinden, her ırktan on bin insan bir arada kavgasız, gürültüsüz yaşamayı ögrenmişler. Yarin yanağından gayri her şeyi ortak  kullanmayı başarmışlardır.  Amaç, sınıfsız, ayrımsız, herkesin doyduğu bir dünya kurmaktı. Ne para ne vergi ödüyorlardı. Gerekli olan her şeyi üretiyorlar, paylaşıyorlardı. Aydın Valisi Süleyman Bey daha çok vergi peşindeydi. Onun için halkın mutlu olması doyması önemli değildi…  Börklüce’nin Kardeşler Sofrası vergi ödemiyordu. Haketmeyen kimseye hiç bir şey vermiyorlardı. Üstelik valiye vergisini ödeyemeyen halk akın akın Karaburun’a geliyordu. Vali vergileri köyünden ayrılmayanlardan iki üç...

HIZIR PEYGAMBER VE EL KEYF SURESİ

 Zulüm deryasında nur edip gelen Hızır îlyas Şahı merdan Ali dir Garibin mazlumun halini biten Hızır İlyas Şahı merdan Alidir. Kur'an-ı Kerim' de Hızır Peygamber ......Derken orada sevgili kullarımızdan bir kul buldular. Biz ona tarafımızdan bir bilgi öğretmiştik. Musa ona “Sana öğretilen bilgiden bana da öğretmen için sana tabi olabilir miyim” dedi. “Doğrusu sen benimle beraber olmaya dayanamazsın. Aklının almayacağı şeye nasıl dayanacaksın” dedi. Musa ise: “İnşallah beni sabırlı bulacaksın, sorun çıkarmam merak etme” dedi .. Madem öyle, eğer bana uyacaksan, ben sana açıklama yapıncaya kadar hiç bir şey hakkında soru sormayacaksın” dedi. Ve yürüdüler. Bir gemiye binince o gemide bir delik açtı. Musa: “İçindekiler boğulsun diye mi deldin onu, Bu yaptığın çok kötü bir şey” dedi .. “Benimle beraber olmaya dayanamazsın dememiş miydim” dedi .. Musa: “Neyse unutmuşum, suçlama beni, söylediğime de fazla takılma” dedi .. Yine yürüdüler .. Nihayet bir gence rastlayınca onu öldürüverdi ...

Hızır Orucu Kur'an-i Dayanakları

Resim
HIZIR ORUCU YAKLAŞIRKEN Hızır Orucu: Şubat ayı içerisinde tutulan bir oruçtur genellikle 3 (üç ) gün kurbanı olanlar için 5 gündür. Hızır orucu Evvel-Ahir peygamberlerden (Kimi kaynaklar peygamber değilde ermiş evliya kabul eder.) Hızır (as.) yüzü suyu hürmetine tutulur. Bir rivayete göre Hızır peygamber Türklere gelen peygamberdir. "... Rivayet odur ki...Hızır Peygamber'in bir boz atı vardır. Her kim dara düşse "Yetiş Ya Hızır Dese" Hızır orda olur, yoksulların, darda , zorda kalanların yardımına koşardı. Hızır Peygamber tam 1000 yıl ömür sürdü. Kavminde çok sevilen herkesin hürmet ettiği bir ulu zattı. uzun bir zaman sonra, Azrail, Hızır Peygamber'e göründü... Azrail: --- Ya Hızır Hak seni cennetine çağırır hazırlıklarını tamamla... Hızır peygamber , yine "Yetiş ya Hızır" diyenlerin yardımına koşuyor... Her derde derman oluyordu. Hakk'a yürüyeceği gün Hızır peygamberi bir hüzün kapladı... Azrail: Ya Hızır neden hüzünlenirsin ? Yoksa ölümden mi kor...

Hizir peygamber Alintidir

 Ali Riza Ugurlu dededen alintidir Hz. Hızır ve Hızır orucu Hz. Hızır bir velidir. Bir erendir. Diğer bir bilgiye göre de nebidir.(Kitapsız peygamber) “Allah’ın kendisine rahmet ve ilim” verdiği kişi peygamber veya bir velidir. Zahiri ilimler Resuller aracılığıyla, İlham ise aracısız olarak gönle gelen Hak kelamıdır. Gaip alemleri onlara görünür olmuştur.   Hz. Hızır’ı anlatmak için iki temel kaynaktan yararlanmak gerekir. Bu kaynaklar Kur’an ve hadislerdir. Kur’anı Kerim: Hızır kıssası Kur’an da EL-KEHF (mağara) suresinde geçmektedir. Bu surede üç olay geçmektedir. • Ashab-ı Kehf adıyla anılan kişilerin başından geçenler.  • Hz. Musa ve Hz. Hızır kıssası  • Zül-karneyn ve Ye’cüc Me’cüc olayı  Birinci olayda bütün kalpleriyle kendilerini Allah iradesine teslim edip inanan insanın üstünlüğünü, İkinci olayda Hz. Musa’nın karşısına çıkarılmış mürşüt konumunda ki esrarengiz kişi (Hızır) vasıtasıyla İlahi takdirin sırlarının insanlar tarafından çözülemiyeceği, Üçüncü...

Ahmet yesevi alevi mi sünni mi ( alınti)

 Ahmet Yesevi Sünni midir? Alevi midir? İnancı Nasıldı?  Uzun süredir Sünni propogandacıların Alevi yol önderlerini Sünnileştirme oyunu sürmektedir. Bu bağlamda onlara göre Hacı Bektaş Veli dolayısıyla ona bağlı olan erenler ehli sünnet, Pir-i Türkistan Ahmet Yesevi Nakşibendi, hatta Somuncu Baba, Yunus Emre vs Sünni gibi yansıtılmaya çalışılır.  Bu propogandaya maruz kalan bazı canların da bu değerli şahısları kimi zaman Sünni sandığına denk gelmekteyiz. Tabii ki biz neyin ne olduğunu biliyoruz ama uzatmadan diğerlerine değinmeden sadece Ahmet Yesevi konusundan söz edeceğiz. Kısa başlıklar olarak sıralarsak. 1) Ahmet Yesevi'nin soyu İmam Ali'ye dayanır. Horasan ve Türkistan'da rahat barınma olanağı bulan ehlibeyt evlatlarındandır. Babası, Alevîler'in atası olan On İki İmamlardan ilk İmam Ali el-Mûrtezâ'nın soyundan olan "Şeyh İbrâhim Velî", mürşidi ise Alevî âlimlerinden Türkmen ve Alevî-Bektaşî Şeyhî Hâce Ebû Yakûb Yûsuf el-Hemedânî'dir. 2) Pir Ahmet...