Kayıtlar

#cami etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

KEVSER SURESİ VE AŞURENİN MANASI

Resim
Muharrem orucu’nun sonunda Aşure’nin pişirilip dağıtılması bir sevinç anlamı içerir. Şöyle ki; Kerbela olayı sonucunda İmam Hüseyin’in oğlu İmam Zeynelabidin’in sağ kurtulmasından ve Ehlibeyt soyunun devam etmesinden duyulan sevinçtir bu durum. AŞURE Bu nedenle Aşure pişirilir, bütün herkese komşulara dağıtılır. Ayrıca şükür kurbanı tığlanır ( kesilir). Sünni teoloji Kevser Suresi'ni kurban kesimine delil getirirler. Lakin bu da yanlıştır. Ayetin nuzulu/inişi Mekke döneminde olmustur. Bu dönemde kurban kesilmemistir. Ayetteki  Kurban kelimesinin kökeni "KRB" dir. Bu ifade yardim etme/dağıtma manalarına da gelir. İllaki hayvan kesme manası taşımaz ve zorunlulukta yoktur. Lanetli yezit, Kerbela olayı’nın ( Miladi 10 Ekim 680) hemen ardından tellalar çağırır ve der ki: “.. Ben Ehli Beyt’in soyunu kestim yok ettim..” O zaman Alevi toplumu mateme bürünür yas içinde kalır. Fakat İmam Zeynelabidin Hazretleri tutsak olduğu zindandan şu haberi gönderir: “.. Ey Ali’yi sevenler! Yez...

ALEVİLERE SORDULAR-4

Resim
SORU: ZEKAT Kur'an emridir? Siz Aleviler Zekat veriyor musunuz?  Degerli canlar, Alevi-İslam anlayışı Kur'an-ı Kerim'in batınî yorumuna dayanır. Bu yorum bizatihi Ehl-i Beyt'in ve Onların soyundan gelen seyyid dede ve pirlerimiz kanalıyla bugünlere gelmiştir.  O yüce soy kıyamete kadar insanlara yol gösterecek ve var olacaktır. Bizler hiçbir zaman Kur'an-ı red edenler olmadık. Bizler sünni ve şii islam anlayışını değil, Hz. Muhammed Mustafa'nın soyu Ehli Beyt'in Kur 'an yoruma yani batıni yoruma tabi olduk. Peki Sünni/Şii islam anlayışında  islamın şartı olarak gösterilen zekatın aslı astarı nedir? Aleviler zekat verir mi? Bilirler mi?  Bu suallere cevap verelim:  ALINTIDIR Zekat sözlükte bereket, artış ve arınma anlamlarına gelen arapça bir sözcüktür. Batınî anlamda ise zekat; mal biriktirmemek/ elindekini fakirle bölüşmek ve dahi paylaşmaktır. Kur'an-ı Kerim'de zekat'ın farz kılındığı ayetler şunlardır:   Kur'an-ı Kerim Zekatın ki...

ALEVİLERE SORDULAR-3-

Resim
    SORU: Alevi Nasıl Olun ur? İkrar Cemi'nin (Aleviliğe Kabul Cemi) Kur'an-ı Dayanağı Nedir? Aleviler öğreti yolunda, bütün tutkulardan, aşırı isteklerden, dünyaya bağlı geçici dileklerden, eğilmelerden kurtulmaya ve özünü gerçeğe adamaya yani öğretiyi benimseyip yola girmeye  -“ İkrar (Nasip) Alma”-, “ölmeden önce ölmek” demektedirler. Bu öğreti için, kişinin kendi isteğiyle maddi ve manevi dileklerinden tümden vazgeçmesiyle (Teslim-i Rıza anlayışıyla), mana aleminde, ruh bakımından hayat bulacağına inanılmaktadır. Alevilikte Batıni yorumda iradi olarak ölen yani ikrarını alan can, dünyaya yeniden gelmiş gibidir. Yani, insanların yaşamları boyunca yaptıkları pek çok şeye, ölümle karşılaştıklarında pişmanlık duyacak olmaları ve “bir daha dünyaya gelsem böyle yapmazdım” düşüncesine varmaları “ikrar töreni”ile canlara kavratılmaktadır. Topraktandır cümle beden Nefsi öldür ölmeden Böyle emretmiş yaradan            ...

ALEVİLERE SORDULAR-2-

Resim
  SORU: Aleviler neden namaz kılmıyor? Cahilin namazı secde-i sucud'dur. Müminin namazı terki vucuddur. Kurani Kerim'de namaz kelimesi geçmemektedir. Namaz Farsça bir kelimedir. Namazın Arapçada karşılığı salâttır, Salâtın Türkçesi; dua-yakarış/yarďımlaşma demektir. Namazın, yani yakarışın şekli Kurani Azümişanda belirt ilmemiştir. Yine namazın belirli bir şekli olmadığı gibi, belirli bir zamanda yoktur. Kur'an, Yaradana yönelinecegi zamanı,  insanların dinlenmeye çekildikleri rızıkları peşinde koşmadıkları zaman olarak tavsiye etmiştir. Buna göre ibadet için en uygun zaman;  güneş doğarken, gün ortası ve gecenin bir bölümüdür. Nitekim ilgili ayetlerin, hiçbirinde " yevm= gün" " hamse=beş "  kelimeleri geçmez. Geçse idi gündüz beş vakit namaz Kur 'an emri olacak idi. Günümüzde uygulanan 5 vakit,2'şer rekat namaz ise, halife Ömer zamanında ortaya çıkarılmıştır. Emeviler, Kur'anda dayanak olmayan  namazlarını kökleştirmek için, hadis kaynakları...

MİRAÇ ( KIRKLAR İNANCI)

Resim
  Alevi-Bektaşiler'in Miraç inancı, "Kırklar İnancı" ile dile getirili r. Peygamberin Miracı/Kırklar Cemi MİRAÇ; Arapça kökenli bir kelime olup yükseğe çıkmak, yükselerek yol almak anlamına gelen "URUÇ" sözcüğünden türetilmiştir. Kur'an-ı Kerim'de bu sözcük, bedensel bir yükseliş değil, astronomik zamanla ölçülemeyecek biçimde manevi yükselme/ruhsal bir yükseliş anlamına gelmektedir. başka bir değişle bu yükseliş metafizik bir yükseliştir. Nitekim MEARİC SURESİ'NİN 4. Ayetinde, şöyle denilmektedir: "  Melekler ve ruh O'na (Tanrı) ölçüsü elli bin yıl olan bir günde uruç ederler"                            Mearic Suresi: ayet 4 Uruç" sözcüğünden hareketle anlamlandırılan Miraç sözü; yüksek derece/ yüksek mertebe anlamlarına gelmektedir. Aynı zamanda bu sözcük, manevi yükseliş için kullanılan her çeşit araç-gereç ve yol anlamında da kullanılmaktadır. Peygamber'in Miracı Miraç konusuyla ilgili ele alınması ...